28 Eylül 2012 Cuma

kesit


ışığı kapatıp, sakin adımlarımı duymadan, kokumu duyacaksın önce. uzun ıslak saçlarımı taramış, pijamalarımı giymiş ve el kremimi ellerime iyice yedirerek yanına yaklaşacağım. sen belki tv izliyor ya da müzik dinliyor olacaksın. muhtemelen "mis kokulum" diye öpeceksin. hiç izin istemeden oturduğun koltukta önce kendime sonra saçlarıma dizlerinde yer açacağım. nemli saçlarım tenini serinletecek ama varlığımı duyumsamanın verdiği mutluluk şikayet etmeni engelleyecek. izlediğin program ya da dinlediğin müzik hakkında konuşacağız. saçımı okşayacaksın, iyi kurutmamışsın diyerek.. elbette tınlamayacağım ne de olsa üzerinde konuşacak bir konu bulur, değiştiririm konuyu.. bir elin kumandada bir elin elimde göbeğimin kıyısında buluşacak ellerimiz. bende göreceksin, öğreneceksin çünkü aşkta dokunuşun şifa olduğunu! ve ben kocaman gülümseyerek belki burada uyuyabilirim diyerek, uykuya dalacağım. dün gece kurduğum bu hayal gibi..

6 Eylül 2012 Perşembe

izninle


ne zamanki zihnim dolu olsa putuheba'ya sığınırım. putuheba benim kadın yanım. o; sakin, buruk, aşk dolu, bilge ve yalnız.. tarihteki isim kraliçesi gibi. yuppikine ise benim çocuk yanım. o; muzip, güleç, eğlenceli, sevimli şuan için biraz yabancısı olduğum kendim.

aşka inanır, aşka taparım. her duygunun layığı ile yaşanması taraftarıyım. öylesine olmamalı, -miş gibi, -muş gibi, seviyormuş gibi, özlemiş gibi yapmamalı. yıkayıp, paklayıp yüreğinin tahtını konuğunu buyur etmelisin. ev sahibi sensin, rahat etmeli en değerli konuğun. inanna'nın aşkı gibi olmalı, baştan başa kadınca..

işte ben bu hislerle günlerimi geçirirken, aynı benim gibi düşünen ve hatta düşüncelerimi aktarsam 1-2 cümle ya eksik ya fazla olurdu dediğim bir yazı ile karşılaştım. ve sizlerle paylaşmak istedim. zarifçe ve naifçe sevebilmeli insan, tek dileğim bu aşktan yana.
*

İzin Verirsen Seni Sevmek İstiyorum

Diliyorum ki; gecelerin en soğuk yanı rüyalar olsun. Ne zaman uyanıp dönsem, gözlerim gözlerini görsün. İzin verirsen eğer, seni bir ömür boyu sevmek istiyorum.
Geceleri yanımda uyu istiyorum. Eve geldiğinde şık kurulmuş sofralar hazırlayayım, sen tut elimi öp, “ellerine sağlık” de istiyorum.
Akşamları koltuğa uzanıp yan yana, hatta zor olsa da aynı koltuğa sığışıp zorla, birlikte saçma bir filmi izleyip gülelim istiyorum. Ömrümün en keyifli anıları, senin yanında yaşananlar olsun istiyorum.
Gözlerimi kapatıp gittiğimde bu dünyadan, “ne yaptın orada?” diye soranlara; dolu dizgin, kana kana aşık oldum demek istiyorum.
İzin verirsen seni bu dünyadaki her şeyden fazla sevmek istiyorum. İçinde şefkat, ihtiras, kıskançlık, aşk, tutku, hasret, mutluluk ve huzur olan bir sevgiyi ellerine vermek istiyorum.
Hiç kavga etmeyeceğiz dersem yalan söylemiş olurum ama eğer elimi tutarsan, biraz hırçın ama çok mutlu bir sevda temenni ediyorum.
Ben seni sevmeyi bir yaz akşamında dalgaların sesini dinler gibi, kışın yağan karı seyreder gibi yaşamak istiyorum. Bedeninin her yanını tanımayı, seninle sevişirken artık ben olmamayı yaşamak istiyorum.
Ben seni çok sevmek istiyorum. Hayata dair en varsa hepsini birlikte yaşayalım, farklı ülkeler görelim, farklı yüzler tanıyalım, birlikte çoğalıp yaşlanalım ve kader izin verirse birlikte ölelim istiyorum.
Arkamızda güzel bir aşk hikayesi bırakalım ve hata yaşlandığımızda el ele parkta oturduğumuzu gören gençler bize özensin istiyorum.

Ben seni yaşadığım her gün sevmek istiyorum, izin verir misin?

Candan Ünal

yüreklerini birbirlerine açabilen aşıklara adıyorum bu yazıyı ve alıntıyı.